Anasayfa / Sıkça Sorulan Sorular
Patent, faydalı model, tasarım tescil ve marka süreçlerine dair akıllara takılan ve sık sorulan soruları sizin için cevapladık.
Marka ve marka tesciline dair en çok sorulan sorular ve cevapları.
Bir işletmenin mal ve hizmetlerini bir başka işletmenin mal veya hizmetlerinden ayırt etmeyi sağlaması koşuluyla, kişi adları dâhil özellikle sözcükler, şekiller, harfler, sayılar, malların biçimi veya ambalajları gibi çizimle görüntülenebilen veya benzer biçimde ifade edilebilen, baskı yoluyla yayımlanabilen ve çoğaltılabilen her türlü işarete marka denir.
Türk Patent ve Marka Kurumu (TPMK)’ye göre marka aşağıdaki gibi türlere ayrılmıştır.
1) Ortak Marka: Üretim, ticaret veya hizmet işletmelerinden oluşan, bir gurubun mal veya hizmetlerini diğer işletmelerin mal veya hizmetlerinden ayırt etmeye yarayan işarettir.
2) Garanti Markası: Marka sahibinin kontrolü altında birçok işletme tarafından o işletmelerin ortak özelliklerini, üretim usullerini, coğrafi menşelerini ve kalitesini garanti etmeye yarayan işarettir.
3) Ticaret Markası: Bir işletmenin imalatını ve/veya ticaretini yaptığı malların, başka işletmelerin mallarından ayırt etmeye yarayan işarettir.
4) Hizmet Markaları: Bir işletmenin hizmetlerini diğer işletmelerin hizmetlerinden ayırt etmeye yarayan işarettir.
Türk Patent ve Marka Kurumu (TPMK): Türkiye’de marka tescil işlemlerinden sorumlu resmi kurumdur. Marka tescili konusunda Türk Patent ve Marka kurumundan yetki almış Marka Vekilleri aracılığı ile Tescil süreçlerini takip ettirip sonuçlandırılabilir.
Türkiye Cumhuriyeti Vatandaşı olup ticari faaliyette bulunan gerçek ve tüzel kişiler marka başvurusu yapabilir. Yurt dışından marka başvurusu yapmak isteyenler ise Paris Sözleşmesine üye olan ülkelerin vatandaşları Türkiye’de marka başvurusu yapabilirler.
Markanın 3. Kişiler ve rakip firmalarca haksız yere kullanılmaması için kanuni yollarla markanın korunmasına marka tescil denir.
Uzun yıllar boyu emek verdiğiniz markanızın firmalar ve 3. kişiler tarafından haksız yere kullanılmaması ve emeğinizin boşa gitmemesi için marka tescili ile markanızı güvenceye almanız gerekmektedir. Aksi takdirde markanızın taklit edilmesi sonucu Türk Patent ve Marka Kurumu (TPMK)’nün uygulamış olduğu Sınai Mülkiyet Kanununa göre itiraz edip markanızı koruma hakkına sahip olamayacaksınız.
Marka tescili sahibine, ilgili markanın tescil kapsamındaki mal ve hizmetler için marka sahibinin izni dışındaki her türlü kullanımını engelleme hakkı verir. Marka sahibi markayı bizzat kendi kullanabileceği gibi başkalarına da marka kullanım izinleri verebilir. Markanın marka sahibinin izni dışında kullanımına karşı 6769 Sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu’nda önemli yaptırımlar getirilmiştir.
Marka tescil başvurusu yapılmadan önce bir ön araştırma yapılmalıdır. Bu ön araştırmada markanın tescil başvurusu yapıldığı tarihten önce başka firmalar tarafından da marka tescil başvurusu yapılıp yapılmadığı ve markanın tescil edilip edilmediği kontrol edilir. Ayrıca başvuru sınıflarını da tespit edilmesi gerekmektedir. Elmas Patent olarak detaylı bir araştırma raporu müşterilerimize sunuyoruz.
Marka tescil başvurusundan önce tescili istenen ibarelerin, başkası adına tescil edilip edilmediğine dair ön araştırması Türk Patent ve Marka Kurumu sitesinden ücretsiz olarak yapılabilmektedir.
Ön araştırmadaki temel amaç; marka araştırma yapıldığı tarihten önce yayınlanmış markalar ile başvurusu yapılmak istenen markanın benzerlik karşılaştırılmasıdır. Böylelikle markanın birebir aynısının veya bir benzerinin yayınlanıp yayınlanmadığını veya tescil edilip edilmediğini araştırmak gerekiyor. Araştırma sonucunda sağlanan veriler için gerekirse bir marka vekilinden tescil edilebilirlik yorumu ve uzman görüşü alınmalıdır.
Tüzel Kişi (Şirket)
Gerçek Kişi
Günümüz marka başvuruları e devlet üzerinden Türk Patent ve Marka Kurumu EPATS sistemi üzerinden başvuru yapılır. Başvuru esnasında ödeme peşin olarak alındığından ücret ödemesi olmadan başvuru sonuçlanmaz.
Marka tescil işlemleri ortalama 7- 8 ayda sonuçlanmaktadır. TPMK tarafından eksiksiz alınan marka başvuruları veri giriş, mal ve hizmetlerin kodlanması, arama ve inceleme aşamalarından sonra ret için herhangi bir neden bulunmaması halinde üç ay süre ile Resmi Marka Bülteni’nde yayınlanır. Bülten Yayınına herhangi bir itiraz gelmemesi halinde başvuru sahibinden tescil için gerekli Marka Tescil Belge Ücreti için resmi yazı gönderilerek noksan evrak talep edilir ve noksan evrakların süresi içerisinde giderilmesi halinde Marka Tescil Belgesi düzenlenerek başvuru sahibine gönderilir. Başvurunun ilk incelenmesi sırasında ya da yayına itiraz üzerine başvurunun kısmen veya tamamen reddedilmesi halinde başvuru sahibinin iki aylık süre içerisinde Kurum kararlarına itiraz etmek hakkı vardır. İtiraz üzerine Kurum kararları YİDD yeniden incelenir ve yeni kararlar başvuru sahibine EPATS elektronik tebligat ile bildirilir. Başvurulara itiraz gelmesi halinde başvuru değerlendirme ve marka tescil süreleri bir – bir buçuk yılı aşabilmektedir.
TPMK’da marka başvurusunun kayda geçilme tarihi; yıl, ay, gün, saat ve dakika itibariyle koruma başlatılmaktadır.
Tescil edilen markalar 10 yıl süreyle korunur. Onuncu yılda markalar yenilenebilir ve marka sahibi firma yaşadığı sürece (markanın da yaşaması istenirse) 10 yılda bir yenilenerek koruması süresiz olarak uzatılabilir.
Markaların tescilinden sonra tescil edildiği tarihten itibaren 5 yıl içinde kullanılması gereklidir. 5 yılı doldurmuş markaların daha sonra benzer yapılan marka başvurularında itiraz edilmesi halinde bu markanın sektöründe ve bölgesinde ciddi ve yoğun kullanıldığının ispatı gerekmektedir. Bu ispat yapılamazsa marka yeni başvuru yapılana verilir.
Marka yenileme başvuruları, marka korumasının sona erdiği ayın son gününden 6 ay önce başlar ve korumanın sona erdiği ayın son günü sona erer. Cezalı yenileme ücreti ödemek şartıyla, bu sürenin sona ermesinden sonraki 6 ay içerisinde de cezalı olarak marka yenileme talebinde bulunulabilir. Bu süre içerisinde yenilenmeyen markalar hükümden düşer.
Firmaların sınai hakların yönetimi, yani araştırma, başvuru ve izleme işlemlerini kendi bünyelerinde yapmaları, bu alanların uzmanlık, tecrübe ve teknik donanım gerektirmesinden dolayı sadece yüksek maliyetli değil, aynı zamanda çok zordur. Tıpkı mali danışmanlık, hukuk danışmanlığı ve yönetim danışmanlığı konularında aldıkları hizmetlerde olduğu gibi, marka ve patent vekillerinden de profesyonel danışmanlık almaları büyük bir gerekliliktir.
Elmas Patent uzmanları olarak, sizlere sadece maliyet avantajı sağlamakla kalmıyor, aynı zamanda zamanınızı da verimli kullanmanızı sağlıyoruz. Bize güvenerek bu süreçleri profesyonellere emanet ettiğinizde, hem iş yükünüz azalacak hem de süreçlerin uzman ellerde olduğundan emin olarak rahatlayacaksınız. Sınai haklarınızı koruma altına almak, işinize odaklanmak için bize danışın; biz her zaman yanınızdayız.
TPMK tarafından tescil edilen bir marka, tescil kapsamındaki mal ve hizmetler için Türkiye sınırları içerisinde koruma sağlar. Türkiye´de tescilli bir marka Türkiye sınırları dışında herhangi bir koruma sağlamaz. Ayrıca, markanın koruma kapsamını Türkiye´nin coğrafi bölgeleri ile sınırlandırmak mümkün değildir.
Marka tescili markalaşmanın en önemli bir parçasıdır. Seçilecek markanın yanlış seçilmesi, eksik veya yanlış sınıftan başvuru yapılması, resmi işlemlerde bilgi eksikliğinden veya kişisel ihmalkârlıktan dolayı hak kaybı, gelen itirazlara cevap verilememesi veya ret kararlarına itiraz edilememesi gibi sebeplerden dolayı markanın tescil edilememesi veya eksik bir koruma elde edilmesi mümkündür. Bu durum gelecekte tüm yatırımların üzerine yapılacağı markanın risk altında olması anlamına gelir. Sektörde risk taşıyan şartlardan dolayı markanın sistemli bir şekilde korunması en kritik konulardan biridir.
Markanın tescil kapsamına giren aynı mal veya hizmetlerle ilgili olarak, tescilli markayla aynı olan herhangi bir işaretin kullanılması,
Tescilli bir marka ile aynı veya benzer olan ve tescilli markanın kapsadığı mal veya hizmetlerin aynı veya benzeri mal veya hizmetleri kapsayan ve bu nedenle halk üzerinde, işaret ile tescilli marka arasında bağlantı olduğu ihtimali de dâhil, karıştırılma ihtimali olan herhangi bir işaretin kullanılması,
Tescilli marka ile aynı veya benzer olan ve tescilli markanın kapsamı mal veya hizmetlerle benzer olmayan mal veya hizmetlerde kullanılması halinde, tescili istenen işaretin kullanılmasıyla tescilli markanın itibarından dolayı haksız avantaj elde edecek veya tescilli markanın ayırt edici karakterine zarar verecek nitelikteki herhangi bir işaretin kullanılması,
gibi durumlarda marka sahibinin, izni alınmadan kullanılan markasının kullanılmasını önlenme hakkı vardır.
-İşaretin mal veya ambalajı üzerine konulması,
-İşareti taşıyan malın piyasaya sürülmesi veya bu amaçla stoklanması, teslim edilebileceğinin teklif edilmesi veya o işaret altında hizmetlerin sunulması veya sağlanması,
-İşareti taşıyan malın ithali veya ihracı,
-İşaretin teşebbüsün iş evrakı ve reklamlarda kullanılması, marka sahibi tarafından kısıtlanabilir.
6769 Sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu’nun, tescilli markalara sağladığı koruma;
Bu tür haklar başvurular için de geçerlidir.
Tescilsiz marka kullananlar, belirtilen bu haklardan yararlanamazlar.
d ) Sözleşmeye dayalı lisans yoluyla verilmiş hakları izinsiz genişletmek veya bu hakları üçüncü kişilere devir etmek,
4128 sayılı Kanun´un 5. Maddesi ile 6769 Sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu ´ya eklenen 61/A maddesinde belirtildiği üzere;
b)Hak ve alakası olmadığını veya tasarruf yetkisi bulunmadığını bilmesi gerektiği halde, marka korumasına ilişkin mevzuatın devir ve intikal, rehin ve haciz ile ilgili maddelerinde yazılı haklardan birini veya bu hakla ilgili lisansı başkasına devreden, veren, rehineden, bu haklar üzerinde herhangi bir tasarrufta bulunanlar ile korunan bir marka hakkının sahibi olmadığı veya koruma süresinin bittiği veya marka hakkının hükümsüzlüğü veya marka korumasından doğan hakkının sona ermesi durumlarında; kendisinin veya başkasının imal ettiği veya satışa çıkardığı eşyaya veya ambalajlarına veya ticari evrakına veya ilanlarına, hukuken korunan bir marka hakkı ile ilgili olduğu kanısını uyandıracak şekilde, işaretler koyan veya bu amaçla yazılı ve görsel basındaki ilan ve reklamlarda, bu tarzda yazı, işaret veya ifadeleri kullananlar hakkında, iki yıldan üç yıla kadar hapis cezasına ve altı yüz liradan bin liraya kadar para cezasına,
d)Yukarıda yazılı suçlar, hizmetlerini yaptıkları sırada bir işletmenin çalışanları tarafından doğrudan doğruya veya emir üzerine işlenmişse çalışanlar ve suçun işlenmesine mani olmayan işletme sahibi, müdür veya temsilcisi ve hangi unvan ve sıfatla olursa olsun işletmeyi fiilen yöneten kişi de cezalandırılır. Bir tüzel kişinin işleri yürütülürken bu maddede sayılan suçlardan biri işlenirse, tüzel kişi, masraflar ve para cezasından müteselsilen sorumlu olur.
Tescilli bir markanın, tescil tarihinden itibaren beş yıl içinde, haklı bir neden olmadan kullanılmaması veya bu kullanıma beş yıllık bir süre için kesintisiz ara verilmesi halinde, marka iptal edilir. Bu gibi durumlarda iptal yetkisi yetkili mahkemelere ve Türk Patent ve Marka Kurumuna aittir.
a)Tescilli markanın ayırt edici karakterini değiştirmeden markanın farklı unsurlarla kullanılması,
Marka devri; markanın tescil edildiği mal veya hizmetlerin tamamı veya bir kısmı üçüncü şahıslara devredilmesidir.
Mahkeme kararının sonucu olan devir hariç markanın devri yazılı olarak yapılır ve devir sözleşmesi taraflarca imzalanır. Markalar siciline kaydedilmeyen devir, üçüncü kişilere karşı marka hakkı olarak ileri sürülemez.
Bir işletmenin aktif ve pasifleri ile birlikte devri, aksi kararlaştırılmamışsa, işletmeye ait markaların da devrini kapsar. Bu hüküm, işletmenin devrine, sözleşmeden doğan yükümlülük halinde uygulanır.
Marka devrinin sicile işlenmesi için, markanın tescil edildiği mal veya hizmetlerin coğrafi kaynağı kalitesi veya markanın kendisi ile ilgili olarak halkı yanılgıya düşürebilecek nitelikte ise, yeni marka sahibi halkı yanılgıya düşürmeyecek şekilde mal veya hizmetlerde marka tescilinin sınırlı bir hale getirilmesini kabul etmesi gerekir.
Ayrıca tescilli bir markanın devri sırasında, devredenin, aynı veya ayırt edilemeyecek derecede benzer olan ve benzer mal veya hizmetler için tescilli başka markaları bulunuyorsa, bu markalarının da devredilmesi gerekir. Aksi halde devir işlemi Kurum tarafından yapılmaz.
Tescilli bir markanın kullanım hakkı (lisans) tescil edildiği mal veya hizmetlerin bir kısmı veya tamamı lisans yoluyla üçüncü kişilere verilebilir.
Lisans inhisari lisans veya inhisari olmayan lisans şeklinde verilebilir. İnhisari lisans söz konusu olduğu zaman, lisans veren başkasına lisans veremez ve hakkını açıkça saklı tutmadıkça kendisi de markayı kullanamaz. Lisans sözleşmesinde aksi kararlaştırılmamışsa inhisari lisansa sahip olan kişi, üçüncü kişiler tarafından marka sahibinin markadan doğan haklarına tecavüz edilmesi durumunda, marka sahibinin yasalar uyarınca açabileceği davaları kendi adına açabilir. İnhisari olmayan lisans sahiplerinin dava açma hakkı yoktur.
Aksi sözleşmede kararlaştırılmamışsa lisans sahipleri, lisanstan doğan haklarını üçüncü kişilere devredemez veya alt lisans veremez. Lisans hakkı alan kişi, markanın koruma süresinde markanın kullanılmasına ilişkin her türlü tasarrufta bulunabilir.
Marka sahibi, talimatlarıyla uygunluk içinde, lisans alan tarafından üretilen malın veya sunulan hizmetlerin kalitesini garanti edecek önlemleri alır.
Sözleşme şartlarının lisans alan tarafından ihlali halinde, tescilli bir markadan doğan haklar, lisans alana karşı, dava yoluyla ileri sürülebilir.
Lisans markalar siciline kayıt edilmediği sürece, iyi niyetli üçüncü kişilere karşı ileri sürülemez.
Marka sahibinin tescil sonrası unvanını, şirket türünü (çeşidini) ve adresini değiştirmiş olması durumudur. Bu değişikliklerin markalar siciline işlenmesi gerekir.
Söz konusu değişiklikler ya marka sahibinin talebi üzerine yapılır, ya da marka sahibinin yeni bir marka başvurusu sırasında tespit edildiğinde, markalar sicilinde adına kayıtlı bulunan markalarının ve başvurularının tamamı üzerinde bu değişikliklerin yapılması Kurum tarafından istenir ve yapılır. Bu tür değişiklikler marka tescil başvurularına da uygulanabilir.
Marka sahibi, yazılı olarak Kuruma bildirmek üzere, markanın kullanılacağı malların veya hizmetlerin tamamından ya da bir kısmından vazgeçebilir. Vazgeçme marka siciline kayıt tarihi itibariyle hüküm doğurur.
Marka siciline kayıt edilmiş hakların ve lisans sahiplerinin izni olmadıkça marka üzerinde, bir üçüncü kişi tarafından hak sahipliği iddia edilmekte ise, onun izni olmadıkça da marka hakkından vazgeçilemez.
Marka sahibinin uğradığı zarar, sadece fiili kaybın değerini değil, ayrıca marka hakkına tecavüz dolayısıyla yoksun kalınan kazancı da kapsar.
Yoksun kalınan kazanç, zarar gören marka sahibinin seçimine bağlı olarak, aşağıdaki değerlendirme usullerinden birine göre hesap edilir.
a)Marka hakkına tecavüz edenin rekabeti olmasaydı, marka sahibinin markanın kullanılması ile elde edebileceği muhtemel gelire göre,
Yoksun kalınan kazancın hesaplanmasında özellikle markanın ekonomik önemi, marka hakkına tecavüz edildiği anda geçerlilik süresi ve tecavüz sırasında markaya ilişkin lisansların sayısı ve çeşidi gibi etkenler göz önünde tutulur.
Marka üzerinde tasarruf yetkisi olan kişi, yoksun kalınan kazancın hesaplanmasında belirtilen değerlendirme usullerinden birini seçmişse; mahkeme, ürünün satışında markanın ekonomik bakımdan önemli bir katkısının bulunduğu kanaatine vardığı takdirde, kazancın hesaplanmasında makul bir payın daha eklenmesine karar verir.
Markanın ilgili ürüne ekonomik bakımdan önemli bir katkısının olduğunun kabul edilebilmesi için, ilgili ürüne olan talebin oluşmasında markanın belirleyici etken olduğunun anlaşılmış olması gerekir.
Marka sahibinin izni olmaksızın, marka taklit edilerek üretilen ürünü üreten, satan, dağıtan veya başka bir şekilde ticaret alanına çıkaran veya bu amaçlar için ithal eden veya ticari amaçla elde bulunduran kişi, hukuka aykırılığı gidermek ve sebep olduğu zararı tazmin etmekle yükümlüdür.
Taklit markayı herhangi bir şekilde kullanmakta olan kişi, marka sahibinin markanın varlığından ve tecavüzden kendisini haberdar etmesi ve tecavüzü durdurmasını talep etmesi halinde veya kullanmanın kusurlu bir davranış teşkil etmesi halinde, sebep olduğu zararı tazmin etmekle yükümlüdür.
6769 Sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu´nun 68 inci maddesi ´Markanın İtibarı´ başlığı altında “Marka hakkına tecavüz eden tarafından markanın kötü veya uygun olmayan bir şekilde kullanılması sonucunda, markanın itibarı zarara uğrarsa, marka sahibi, bu nedenle, ayrıca tazminat isteyebilir. ” hükmü ile marka sahibinin mahkemeden tazminat isteyebileceğini hüküm altına almıştır.
Türkiye dışındaki bir ülkede marka tescil ettirmek için, öncelikle marka tescili yapılacak ülkenin Paris Sözleşmesi yahut Dünya Ticaret Örgütü Kuruluş Anlaşması´na üye olması, bu anlaşmaları kabul etmemiş olmakla birlikte karşılıklılık ilkesi uyarınca Türkiye Cumhuriyeti uyruğundaki kişileri kanunen veya fiilen marka koruması tanınmış veya tanıdığını yazılı olarak bildirmiş olması gerekir.
Marka, tescil edildiği ülkeye münhasırdır. Bir marka, tescil ettirileceği ülkenin kanun ve kurallarına uygun olarak tescil ettirilebilir. Her ülkede ayrı ayrı tescil ettirilebildiği gibi, uluslararası anlaşmalar gereği EUTM, Madrid Protokolü gibi toplu başvuru sistemleri şeklinde başvurularda yapılabilmektedir.
Hayır, geçerli değildir. Bir ülkede tescil edilen markanın tüm dünyada geçerli olacağı düşüncesi kamuoyunda yaygın da olsa veya olumlu bir yaklaşım gibi de görünse doğru değildir. Ülkesellik ilkesi gereği her ülkenin sınaî ve fikri haklarla ilgili ulusal yasaları vardır. Bu yasalar önde gelir.
Bir marka, ilgili ülkede, o ülkenin yasaları kapsamında korunmaktadır. Bunun içindir ki, marka kullanılacağı ülkenin yasaları çerçevesinde tescil ettirilmelidir.
Ülkemizde bir işaret ancak tescil ettirilirse marka olarak hüküm ifade etmekte ve yasalarla korunmaktadır.
-Bir işletmeye ait mal veya hizmetleri diğer işletmelerinkinden ayırt edici özelliği bulunmayan, çizimle görüntülenemeyen veya benzer biçimde ifade edilemeyen, baskı yoluyla yayınlanamayan işaretler,
-Aynı veya aynı türdeki mal veya hizmetle ilgili olarak tescil edilmiş veya daha önce tescil için başvurusu yapılmış bir marka ile aynı veya ayırt edilemeyecek kadar aynı olan markalar,
-Ticaret alanında cins, çeşit, vasıf, kalite, miktar, amaç, değer, coğrafi kaynak belirten veya malların üretildiği, hizmetlerin yapıldığı zamanı gösteren veya malların ve hizmetlerin diğer karakteristik özelliklerini belirten işaret ve adlandırmaları tek başına içeren markalar,
-Malın özgün doğal yapısından ortaya çıkan şeklini veya bir teknik sonucu elde etmek için zorunlu olan, kendine malın şeklini veya mala asli değerini veren şekli içeren işaretler,
-Mal veya hizmetin niteliği, kalitesi veya üretim yeri, coğrafi kaynağı gibi konularda halkı yanıltacak markalar,
-Yetkili makamlardan kullanmak için izin alınmamış ve dolayısıyla Paris Sözleşmesi´nin 2 inci mükerrer 6. maddesine göre reddedilecek markalar,
-Paris Sözleşmesi´nin 2 inci mükerrer 6.maddesi kapsamı dışında kalan ancak kamuyu ilgilendiren, tarihi, kültürel değerler bakımından halka mal olmuş ve ilgili mercilerin tescil izni vermediği diğer armalar, amblemler veya nişanları içeren markalar,
-Sahibi tarafından izin verilmeyen Paris Sözleşmesi´nin 1 inci mükerrer 6.maddesine göre tanınmış markalar,
-Dini değerleri ve sembolleri içeren markalar,
-Kamu düzenine ve genel ahlaka aykırı markalar,
redde neden olabilecek işaretler ve markalardır.
Bir marka, tescil tarihinden önce kullanılmış ve tescile konu mallar veya hizmetlerle ilgili olarak bu kullanım sonucu ayırt edici bir nitelik kazanmış ise 7. Maddenin b, c ve d bentlerine göre tescili reddedilemez.
Marka tescil başvurusu usulüne uygun olarak yapılan ve tescil edilmesini engelleyen herhangi bir neden olmayan marka tescil başvurularının üçüncü kişilerin görüş ve değerlendirmesine açık olmak üzere Resmi Marka Bülteni´nde ilan edilmesidir. Bir marka tescil başvurusunun, tescil edileceğinin resmi olarak kesinleşmesi için Resmi Marka Bülteninde yayınlanarak iki ay ilanda kalması ve bu süre içinde üçüncü kişiler tarafından tescil başvurusuna herhangi bir itiraz gelmemiş olması gerekmektedir. Eğer başvuruya bir itiraz gelirse, itirazın incelenmesi, karşı görüşlerin alınması ve son kararın verilmesi beklenir. İtiraz durumunda marka tescil başvurusunun kabul veya red süreci uzayabilir. İtirazın değerlendirilmesi ve sonuçlandırılması süreci, 10 aya kadar uzayabilir.
Markanın sağladığı haklar üçüncü kişilere karşı tescilli yayın tarihi itibariyle hüküm ifade eder. Markanın tescili için yapılacak başvurunun yayınlanmasından sonra doğabilecek durumlarla ilgili olarak tazminat başvurunun yayını ile doğan haklar, tescilin yayını ile birlikte tescilli markadan doğan hakların kapsamı içinde değerlendirilir. Mahkeme öne sürülen iddiaların geçerliliğine ilişkin olarak tescilin yayınlanmasından önce karar veremez.
Tescille doğan hakların kapsamında istisna, dürüstçe ve ticari veya sanayi konularıyla ilgili olarak kullanılmaları koşuluyla üçüncü kişilerin, ad ve adresini, mal veya hizmetlerle ilgili cins, kalite, miktar, kullanım amacı, değer, coğrafi kaynak, üretim veya sunuluş zamanı veya diğer niteliklere ilişkin açıklamaları kullanmaları marka sahibi tarafından engellenemez.
Yetkili mahkeme tarafından karar verilebilecek hükümsüzlük halleri şunlardır:
6769 Sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu´nun 7. maddesinde sayılan haller. Ancak 7. maddenin (i) bendinde belirtilen tanınmış markalarla ilgili davanın tescil tarihinden itibaren beş yıl içinde açılması gerekir. Markanın tescilinde kötü niyet varsa iptal davası süreye bağlı değildir.
Kararnamenin 8. maddesinde sayılan haller. Ancak 8. maddenin son fıkrası çerçevesinde açılan davada önceki hak sahibi koruma süresinin bitiminden itibaren iki yıl içerisinde markasını kullanmamışsa bu bir hükümsüzlük nedeni sayılmaz.
Kararnamenin 14. maddesinde belirtilen kullanıma aykırılık. Ancak beş yılın dolması ile davanın açıldığı tarih arasında ciddi biçimde kullanma hükümsüzlük nedeni sayılmaz. Dava açılacağı düşünülerek kullanma gerçekleşmiş ise, mahkeme davanın açılmasından önceki üç ay içerisinde gerçekleşen kullanımı dikkate almaz.
Marka sahibinin davranışları nedeniyle marka mal ve hizmetler için yaygın bir ad haline gelmesi,
Hak sahibi veya yetkili kıldığı kişi tarafından kullanım sonucunda tescil edildiği mal veya hizmetlerin niteliği, kalitesi, üretim yeri ve coğrafi kaynağı konusunda halkta yanlış anlama ihtimalinin var olması,
Ortak ya da garanti markalarının teknik yönetmeliğine aykırı kullanımıdır.
Hükümsüzlük nedenleri markanın tescil edildiği mal veya hizmetlerin bazılarına ilişkin bulunuyorsa, yalnız o mal veya hizmet ile ilgili olarak kısmi hükümsüzlüğe karar verilebilir.
Markanın hükümsüzlüğünü, zarar gören kişiler, Cumhuriyet Savcıları ve ilgili resmi makamlar ilgili mahkemeden isteyebilir.
Markanın hükümsüzlüğüne karar verilmesi halinde karanın sonuçları geçmişe etkilidir. Ancak marka sahibinin kötü niyetli olarak hareket etmesinden kaynaklanan, zararın giderilmesine ilişkin tazminat talepleri saklı kalmak üzere hükümsüzlüğün geriye dönük etkisi şu durumları etkilemez:
Markanın hükümsüz sayılmasından önce, bir markaya tecavüz sebebiyle verilen hukuken kesinleşmiş ve uygulanmış kararlar.
Markanın hükümsüzlüğüne karar verilmeden önce, yapılmış ve uygulanmış sözleşmeler. Ancak hal ve şartlara göre, haklı sebeplerde hakkaniyet düşüncesi ile sözleşme uyarınca ödenmiş bedelin kısmen veya tamamen iadesi mümkündür.
Bir markanın hükümsüzlüğüne ilişkin karar herkese karşı hüküm doğurur.
Kurum nezdinde marka konularında işlem yetkisi olanlar;
b) Marka vekilleri. İkametgâhı yurtdışında bulunanlar Madrid Protokolü vasıtasıyla başvuruda bulunanlar hariç– ancak marka vekilleri aracılığıyla temsil edilirler.
Marka sahibinin ticari vekil veya temsilcisi adına marka sahibinin izni alınmadan marka tescili yapılması halinde; marka sahibi kullanım için yetki vermemişse ve ticari vekil veya temsilcinin haklı bir gerekçesi yoksa marka sahibinin markasının kullanılmasına itiraz etme hakkı ve söz konusu tescilin kendi lehine devredilmesini isteme yetkisi vardır.
Paris Sözleşmesine taraf ülkelerden birinde daha önceden marka tescil başvurusunda bulunanlar bu başvuru tarihinden itibaren altı ay içerisinde Türkiye´de de aynı marka için başvuruda bulunurlarsa önceki markaya dayalı olarak Türkiye´de rüçhan hakkından yararlanabilirler. Bu durumda, Türkiye´de yapılan bu başvuru, kendisinden önce fakat rüçhan hakkında esas teşkil eden ülkedeki başvurudan sonraki başvuruların önüne geçer. Tescil başvurusunda bulunulan markanın, son altı ay içerisinde, tescil kapsamındaki ürünler üzerine konularak, Türkiye´de veya Paris Sözleşmesine taraf bir ülkede açılan milli veya milletlerarası sergilerde teşhir edilmesi halinde bu teşhire dayalı olarak da rüçhan talebinde bulunulabilir.
Hayır. Avrupa´da tescilli veya kullanılan her markanın Türkiye´de de korunabilmesi için kesinlikle Türkiye´de de tescil edilmesi gerekir.
Madrid Protokolü ile taraf ülkelere İngilizce, Fransızca ve İspanyolca olmak üzere üç farklı dil alternatifi getirilmekle birlikte TPMK aracılığıyla yapılacak uluslararası başvuruların İngilizce yapılması gerekmektedir.
Madrid Protokolü 01.01.1999 tarihi itibarıyla ülkemizde uygulanmaya başlamıştır. Madrid Sistemi ile protokole taraf ülkelerde olmak kaydıyla- tek bir dil kullanarak tek bir başvuru ile markaların uluslararası tescilinin yanı sıra yenileme, devir, unvan ve adres değişiklikleri, eşya sınırlamaları gibi değişikliklerin tek bir basit işlemle uluslararası sicile kaydedilmesi amaçlanmıştır.
Uluslararası başvuru; Madrid Protokolü’ne taraf olan bir ülkede gerçek ve etkin sınaî veya ticari bir kuruluşu olan veya o ülkede yerleşik olan veya o ülkenin tabiiyetinde olan bir gerçek veya tüzel kişi tarafından yapılabilir. Uluslararası tescilin sağlanabilmesi için öncelikle ilgili menşe ofiste tescilli bir markanın veya başvurunun bulunması zorunludur ve bu tescilde veya başvuruda eşya listesinin genişletilmesi mümkün değildir.
Uluslararası tescilli marka; menşe ofiste başvuru halinde bulunan veya tescil edilen esas markaya uluslararası tescil tarihinden itibaren beş yıl bağımlı kalır. Eğer bu süre içinde menşe ofisçe tescil edilen marka (yani esas tescil) mahkeme kararı ile veya marka sahibi tarafından iptal edilirse uluslararası tescil de iptal edilir.
Uluslararası tescilin menşe ofise yapılan bir başvuruya dayandığı durumda ise; başvuru beş yıllık süre içinde reddedilir, geri çekilir ya da başvurudan kaynaklanan tescil bu süre içerisinde hükümsüz kalır ise uluslararası tescil de iptal edilir. Uluslararası tescil tarihinden itibaren beş yıllık sürenin bitiminden sonra uluslararası tescil, esas başvurudan veya esas tescilden bağımsız hale gelir.
Madrid Protokolü çerçevesinde yapılan uluslararası başvuruların koruma süresi, başvurunun WIPO’ya 2 ay içerisinde gönderilmesi halinde, başvurunun ulusal ofis (TPMK) tarafından alındığı tarihten itibaren başlar. Başvuru ulusal ofis tarafından alındığı tarihten itibaren iki aydan daha sonra gönderilirse koruma süresi başvurunun WIPO tarafından alındığı tarihte başlar. Ulusal ofis tarafından iki ay içerisinde gönderilebilmesi için başvurunun usulüne uygun ve eksiksiz yapılmış olması gerekmektedir.
Uluslararası marka tescilinin de koruma süresi on yıldır. Uluslararası Büro, marka sahibine veya vekilin uluslararası koruma süresinin bitiminden önceki altı ay içinde bir hatırlatma yaparak sürenin bitmekte olduğunu bildirir.
Madrid Protokolü çerçevesinde yapılan uluslararası başvuruların koruma süresi, başvurunun WIPO’ya 2 ay içerisinde gönderilmesi halinde, başvurunun ulusal ofis (TPMK) tarafından alındığı tarihten itibaren başlar. Başvuru ulusal ofis tarafından alındığı tarihten itibaren iki aydan daha sonra gönderilirse koruma süresi başvurunun WIPO tarafından alındığı tarihte başlar. Ulusal ofis tarafından iki ay içerisinde gönderilebilmesi için başvurunun usulüne uygun ve eksiksiz yapılmış olması gerekmektedir.
Tescil edilmiş bir coğrafi işaret, aynı ürün veya hizmet için tekrar marka olarak tescil edilemez. 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu’na göre, coğrafi işaretler, bir bölgenin, yörenin veya ülkenin belirli bir ürünüyle bağlantılı kalite, ün veya diğer özelliklerini ifade eder. Tescilli bir coğrafi işareti, marka olarak kullanmak, bu işaretin amacı dışında kullanımına yol açabileceğinden yasaktır.
Ancak, bir marka başvurusunda, coğrafi işaret ana unsur olmamak kaydıyla ve belirli kurallara uyularak yer alabilir. Bu durum dikkatli değerlendirilmelidir ve Elmas Patent olarak, tescil sürecinde size doğru yönlendirmeyi yapabiliriz.
R, TM ve C işaretleri, fikri mülkiyet haklarının türünü ve korunma durumunu belirten sembollerdir. Her birinin anlamı şudur:
© (C işareti): “Copyright” (Telif Hakkı) anlamına gelir. Bir eserin, özellikle yazılı, sanatsal, müzik veya yazılım gibi fikri ürünlerin telif hakkı ile korunduğunu ifade eder. Bu işaret, eserin sahibinin izni olmadan kopyalanamayacağını veya çoğaltılamayacağını gösterir.
Ticari marka ve hizmet markası arasındaki temel fark, korunmak istenen unsurların niteliğinden kaynaklanır:
Özetle, ticari markalar ürünlere, hizmet markaları ise hizmetlere yöneliktir. Tescil ve koruma süreçleri bakımından ise büyük ölçüde benzerlik gösterirler.
Evet, marka tescili için kullanımdan önce başvuru yapabilirsiniz. Marka tescil başvurusu, markanın ticari kullanımına başlamadan önce yapılabilir ve aslında bu, birçok durumda tercih edilen bir yöntemdir. Bu süreç, markanızı kullanmaya başlamadan önce tescilleyip yasal koruma altına almanızı sağlar.
Marka tescili için başvuru yapmak, ileride markanızın başka kişiler tarafından izinsiz kullanılması veya benzer bir markanın tescil edilmesi gibi olumsuz durumların önüne geçer. Bu başvuru yapıldıktan sonra, tescil süreci boyunca da geçici bir koruma sağlanır.
Elmas Patent olarak, markanızı kullanmadan önce başvurunuzu yaparak, yasal haklarınızı en etkili şekilde güvence altına almanıza yardımcı oluyoruz.
Marka izleme işlemi, tescilli markaların korunmasını sağlamak amacıyla yapılan bir takip sürecidir. Bu süreçte, yeni yapılan marka başvuruları düzenli olarak izlenir ve tescilli markanızla benzer veya aynı olan başvurular tespit edilir. Amaç, markanızın haklarını korumak ve taklit, benzerlik ya da ihlal risklerine karşı önlem almaktır.
Marka izleme işlemi şunları kapsar:
Elmas Patent olarak, müşterilerimize marka izleme hizmeti sunarak tescilli markalarını koruma altına almalarına yardımcı oluyoruz. Bu sayede, olası ihlalleri önceden tespit edip yasal süreçleri başlatma şansı elde edersiniz.
Marka izleme işlemi, tescilli bir markanın korunmasını sağlamak amacıyla sürekli bir takip sürecidir. Bu işlem, uzmanlar tarafından profesyonelce yürütülür ve potansiyel ihlalleri erken aşamada tespit etmeye yardımcı olur. İşte marka izleme işleminin adımları:
Elmas Patent olarak, markanızı sürekli takip ederek, olası ihlal ve benzerlik durumlarında size hızlı ve etkili çözümler sunuyoruz. Bu, markanızın uzun vadeli korunması için kritik bir adımdır.
Evet, müracaat edilmiş ancak henüz tescil edilmemiş markalar da izlenebilir. Marka tescil süreci genellikle birkaç ay sürdüğünden, başvuru yapılmış fakat tescil kararı henüz alınmamış markalar da izleme kapsamına alınabilir. Bu işlem, başvurunuzun benzerlik veya aynılık açısından korunmasını sağlar ve tescil sürecinde olabilecek olası ihlallere karşı zamanında önlem almanızı mümkün kılar.
Müracaat edilen markanız için izleme yapıldığında, şu avantajlara sahip olursunuz:
Bu süreçte, Elmas Patent olarak başvurusu yapılmış ancak henüz tescillenmemiş markalarınızı da izleyerek, süreci yakından takip ediyoruz ve gerekli adımları atmanıza yardımcı oluyoruz.
Tanınmış marka olmak için:
Elmas Patent, markanızın bu süreçte tanınmış marka statüsüne ulaşmasına yardımcı olabilir.
Hukuki Engeller: Önceki tesciller veya hukuki engeller varsa.
EUTM (European Union Trademark):
WIPO (World Intellectual Property Organization):
Elmas Patent olarak, EUTM ve WIPO sistemleri hakkında profesyonel danışmanlık hizmetleri sunarak, markanızın uluslararası düzeyde etkin bir şekilde korunmasına yardımcı oluyoruz.
Marka olarak tescil edilemeyecek işaretler, 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu’nun 5. maddesine göre belirlenmiştir. Özetle:
Elmas Patent olarak, bu kurallara uygun markalar geliştirmenize ve süreci yönetmenize destek veriyoruz.
Patent ve faydalı modele dair en çok sorulan sorular ve cevapları.
Buluş, teknik sorunlara yönelik geliştirilmiş özgün ve yenilikçi çözümler olarak tanımlanır. Tarım, sanayi ve diğer sektörlerde karşılaşılan problemleri ele alarak, bu sorunlara yeni ve etkili yöntemler sunan her çözüm buluş olarak kabul edilir.
Başka bir deyişle, bir buluş, mevcut bir problemi çözmek için geliştirilen ve pratikte uygulanabilen yenilikçi bir öneridir. Buluşlar, yalnızca teorik değil, aynı zamanda somut ve etkili çözümler sunarak belirli bir alanda ilerlemeyi sağlar.
Patent, teknik bir sorunun çözümünü koruma altına alan hukuki bir belgedir. Buluş, bu teknik çözümün adıdır ve patent sahibi, buluşunu ekonomik olarak kullanma hakkına sahip olurken başkalarının bu buluştan yararlanmasını da yasaklama yetkisine sahiptir.
Patentler, faydalı modellerde 10 yıl, patentlerde ise 20 yıl süreyle korunur. Türkiye’de Sınai Mülkiyet Kanunu kapsamında, incelemesiz patent türü bulunmamaktadır. 10.01.2017 tarihinden önce yapılan başvurular, kaldırılmış Patent KHK’sına göre işleme alınacaktır.
Türkiye’de patent tescili, Ankara’da bulunan Türk Patent ve Marka Kurumu tarafından yürütülmektedir. Bu kurum, mülkiyetin sınai (sınai mülkiyet) kısmında patent başvuruları ve Marka tescil işlemleri konusunda kanunlarla yetkili kılınmıştır. Fikri mülkiyet açısından bir düşüncenin, yazının, yahut bir filmin fikri mülkiyet telifi Kültür ve Turizm bakanlığı tarafından sağlanmaktadır.
Patent işlemleri, yalnızca başvuru sahipleri ve TÜRKPATENT Sicili’ne kayıtlı resmi patent vekilleri tarafından yapılabilir. Başvuru sahipleri doğrudan kendileri başvuruda bulunabilirken, resmi patent vekilleri aracılığıyla da işlemler yürütülebilir.
Bir buluşun patent ile korunabilmesi için belirli kriterleri karşılaması gerekir:
Bu kriterler, buluşun patent koruması için yeterli olup olmadığını belirler ve patent başvurusunun değerlendirilmesinde temel oluşturur.
Patent alınamayacak buluşlar, hem buluş niteliği taşımayan hem de patentlenmesi yasak olan konuları kapsar. Örneğin:
Bu kurallar, patentlenebilirlik için yenilik ve buluş niteliğinin yanı sıra toplumsal sınırların gözetilmesi gerektiğini vurgular. Patent alınamayacak konular için bu konudaki blog yazımızı okumanızı öneririz.
Patent isteme veya patent hakkı gasp edilen kişi, hakkını korumak için şu adımları izleyebilir:
İptal Talebi: Haksız alınan patentin iptali için gerçek hak sahibi mahkemeye başvurabilir.
Faydalı model, buluş niteliği taşıyan ancak “küçük yenilikler” olarak kabul edilen teknik gelişmelerin korunmasını sağlayan bir belge türüdür. Patentten farkı, genellikle daha basit, resmi işlemleri daha az ve düşük maliyetli bir yenilik için koruma sağlamasıdır.
Avantajları:
Basit Yenilikler İçin Uygun: Küçük ve pratik teknik iyileştirmelerin korunması için idealdir.
Elmas Patent olarak, patent ve faydalı model başvurusu öncesinde müşterilerimize şu adımları öneriyoruz:
Kapsamlı bir patent araştırması genellikle 1.000-2.500 USD arasında maliyetlidir. Elmas Patent olarak, bu süreçte size en uygun çözümleri sunuyoruz ve her adımda yanınızda olmaktan memnuniyet duyuyoruz.
Patent İşlemlerinin Maliyeti:
Patent İşlemlerinin Süresi:
Faydalı model başvuruları daha kısa sürede sonuçlanır ve genellikle daha düşük maliyetlidir. Faydalı model koruma süresi 10 yıl ile sınırlıdır.
Elmas Patent olarak, tüm bu karmaşık ve kompleks süreçlerde size detaylı bilgi ve destek sağlıyoruz. Ufak bir yanılma her şeyi berbat edebilir, fikirlerinize elmas değerini verin, Elmas Patent’le ilerleyin…
Buluşla ilgili koruma, patent başvurusu yapıldığı tarihten itibaren geçici olarak başlar; resmi koruma ise patent tescil edildikten sonra başlar ve 20 yıl süreyle devam eder. Faydalı model başvurularında koruma, başvuru tarihinden itibaren başlar ve 10 yıl sürer. Başvuru yapıldığında, buluşun yenilik durumu geçici olarak korunur, ancak resmi koruma başvurunun tescil edilmesiyle başlar. Geçici koruma sürecinde, başvurunun yayımı ve inceleme süreci tamamlanana kadar başvurunun içeriği korunur, ancak bu koruma patentin resmi olarak verilmiş olduğu anlamına gelmez.
Patent belgesini aldıktan sonra buluş sahibi şu adımları takip etmelidir:
Tüm süreç için arkanızda olmak, size destek olmak bizim için çok büyük bir onurdur…
Ücret hatırlatmalarını süresinden önce sizlere hatırlatıyoruz.
Türkiye’de alınan bir patent veya faydalı model sadece Türkiye’de geçerlidir. Uluslararası koruma sağlamak için Elmas Patent olarak, Patent İşbirliği Anlaşması (PCT) başvuruları konusunda size yardımcı olabiliriz. PCT başvurusu, birden fazla ülkede patent koruması talep etmenizi sağlar ve uluslararası alanda buluşunuzun korunmasını sağlar.
Elmas Patent olarak, PCT başvurularında rehberlik sağlayarak sürecin her aşamasında destek sunmaktayız.
Evet, patentli bir ürün üzerinde yapılan geliştirmelerle yeni bir buluş ortaya çıkarsa, bu yeni buluş için ayrı bir patent başvurusu yapılabilir. Ancak, birkaç önemli noktaya dikkat etmek gerekir:
Bu tür durumlarda, mevcut patent ile yeni buluş arasındaki farkları ve yenilik unsurlarını belirlemek için profesyonel bir patent vekilinden veya danışmandan destek almak faydalı olabilir. Elmas Patent olarak, bu süreçte size rehberlik edebiliriz.
Yurt dışında patent başvurusu yapmak, uluslararası koruma sağlamak için önemli bir adımdır. Birinci alternatif: Ülkesel Başvuru normal klasik yöntemdir. İnceleme ve araştırma işlemi her ülkede tekrarlanır. İkinci Alternatif: Patent İşbirliği Anlaşması (PCT) ile tek başvuru ile (146 Ülke) birçok ülkede başvuru talep edebilirsiniz. PCT patent belgelendirme işlemi olmayıp başvuru sistemidir. Bu usulde ayrı ayrı ülkelerde araştırma inceleme işlemleri bir defa yapılır, her ülkede ayrı ayrı yapılmasına gerek yoktur. PCT den sonra hangi ülkelerde Patent koruması istenirse o ülkelerde geçiş (tescil kayıt) ücretleri ödenerek patent koruması sağlanır. Üçüncü alternatif olarak, Avrupa Patent Sözleşmesi (EPC) yine tek başvuru ile üye tüm Avrupa ülkelerinde geçerli bölgesel patent tescil sistemleri de kullanılabilir.
Elmas Patent olarak, size fiyatlandırma ve tescilleme süreçleri hakkında detaylı bilgi sunabiliriz. Daha fazla bilgi için, Elmas Patent blogumuza göz atabilirsiniz. Blogumuza ulaşmak için buraya tıklayın.
Patent veya faydalı model sahibine şu haklar sağlar:
Patent ve faydalı model sahipleri, bu hakları kullanarak ticari kazanç elde edebilir. Daha fazla bilgi ve detaylar için ‘‘Patent Ve Faydalı Model Sahibine Ne Tür Haklar Sağlar?’’ ve ‘‘Patent Ve Faydalı Modelden Nasıl Para Kazanılır?’’ isimli bloglarımızı okumanızı öneririz.
Okumak için lütfen buraya tıklayın.
Buluşu olan biri sırasıyla şu adımları takip etmelidir:
Üretim yapan sanayicilerimizin yapması gerekenler şunlardır:
Rekabet Avantajı Yakalayın: Patent ve marka koruması, size sektörde rekabet avantajı sağlar ve yatırımlarınızı güvence altına alır. Elmas Patent olarak, sanayicilere dostane yaklaşımımızla, bu avantajları en iyi şekilde kullanmalarını sağlarız.
Evet, Türkiye’de ilk defa ürettiğiniz makine için patent başvurusu yapabilirsiniz. Bu tür bir başvuru, ürününüzün yenilikçi olduğunu ve mevcut tekniklerden farklı olduğunu kanıtladığınız sürece yapılabilir. İşte yapmanız gerekenler:
Elmas Patent olarak, patent başvuru sürecinde size rehberlik edebilir ve başvurunuzun doğru ve eksiksiz bir şekilde yapılmasını sağlayabiliriz. Ayrıca, başvurunuzun tüm aşamalarında yanınızda olabiliriz…
Makinenizin veya tertibatınızın belli parçalarında malzeme değişikliği yaptıysanız, bu değişiklikler faydalı model başvurusu için uygun olabilir, ancak bazı şartlara dikkat etmeniz gerekir:
Bu şartlara uygun bir değişiklik, faydalı model başvurusu için yeterli olabilir. Başvuru süreci ve gereklilikleri hakkında detaylı bilgi almak için uzman bir patent vekilinden destek almanız faydalı olacaktır.
Patent veya faydalı model başvurusu yapmanın üreticiler ve şahıslar için sağladığı avantajlar şunlardır:
İlk olarak, buluşun üretim, satış ve kullanımında tek (Tekel hakkı) yetkili olursunuz, böylece izinsiz kullanımları engellersiniz. Yine izniniz olmadan ihracat veya ithalat yapılamama avantajı sağlar. Ayrıca, yenilikçi ürünlerinizi koruyarak rekabet avantajı elde edersiniz. Buluşunuzu lisanslayarak veya satarak ticari kazanç sağlar, yatırımcılar için daha cazip hale gelirsiniz. Ayrıca, pazar konumunuzu güçlendirir ve hukuki koruma ile izinsiz kullanımlara karşı savunma sağlar. Patent veya faydalı model konusu ürünün kişisel kullanım dışındaki fazla elde bulundurulmasını ve kullanılmasını yasaklayabilirsiniz.
Bu avantajlar, ürünlerinizi ve teknolojilerinizi yasal olarak koruyarak işinizin sürdürülebilirliğini ve başarısını destekler. Daha fazla bilgi ve detaylı açıklamalar için Patent ve Faydalı Modelden Nasıl Para Kazanılır? isimli blogumuza göz atabilirsiniz.
Bir buluşu gerçekleştirdiğinizde patent veya faydalı model başvurusu yapmazsanız, aşağıdaki risklerle karşılaşabilirsiniz:
Buluşunuzun değerini ve ticari potansiyelini maksimize etmek için patent veya faydalı model başvurusu yapmanız, bu riskleri önlemeye ve haklarınızı korumaya yardımcı olur.
Türkiye’de yapılan patent başvurusu, sadece Türkiye sınırlarında koruma sağlar. Ancak, uluslararası koruma için ya direk PCT (Patent İşbirliği Anlaşması) başvurusu yada Türkiyede bir başvuru yaptıktan itibaren 12 ay içerisinde PCT başvurusu yaparak birden fazla ülkede patent koruması elde edebilirsiniz. Ayrıca, Avrupa Patent Sözleşmesi (EPC) kapsamında Avrupa Patent Ofisi’ne (EPO) başvurarak Avrupa’nın birçok ülkesinde geçerli bir patent koruması sağlayabilirsiniz.
Uluslararası ve Avrupa patent başvuruları hakkında daha fazla bilgi almak için Dünya Patenti Var Mıdır? başlıklı makalemize göz atabilirsiniz.
Faydalı model başvurusu yaparken karşı firmanın küçük değişikliklerle piyasayı etkilemesini önlemek için detaylı bir ön araştırma yaparak başvurunuzun yenilikçi ve özgün olduğundan emin olun. Kapsamlı ve güçlü bir başvuru hazırlayarak teknik özelliklerinizi ve yeniliklerinizi açıkça belirtin. Ayrıca, piyasayı ve rakiplerin başvurularını düzenli olarak izleyin. Ayrıca hazırlanacak Patent veya Faydalı Model dosyasının delinemeyecek, aşılmayacak şekilde İstemlerin en geniş şekilde hazırlanması bu durumu engelleyecektir. Buluş sahibi karşı taraf gözüyle buluşunu değerlendirmeli “Ben rakip firma olsam bu buluşu nasıl taklid ederim” şeklinde empati yaparak karşı taraf nazarından da bakarak buluşumuza gerekli tedbirleri baştan alabilirsiniz. Bir de rakiplerin buluşlarındaki değişikliklerin gerçekten teknik bir artısının olup olmadığını Patent uzmanından destek alarak belirleyebilirsiniz. Eğer buluş niteliği yok ise o patent ve faydalı modele bülten itirazında bulunmak en kestirme yol olacaktır. Ayrıca benzer başvurular tespit ederseniz, hukuki yollara başvurabilirsiniz. 20 yılı aşkın tecrübemiz ve piyasa hakimiyetimizle, bu süreçte size kapsamlı destek sağlayabilir ve rakiplerinizin başvurularını etkili bir şekilde tazminata dönüştürebiliriz.
Bilgisayar yazılımları doğrudan patent başvurusu ile korunamaz. Türkiye’de ve birçok diğer ülkede, yazılımlar genellikle patent koruması kapsamına girmez. Ancak, yazılımın sağladığı teknik çözüm veya buluş niteliğinde bir yenilik varsa, bu yazılımın teknik yönleri patent başvurusu ile korunabilir.
Yazılım, bir teknik probleme çözüm sunuyorsa ve teknik bir yenilik içeriyorsa, bu tür bir başvuru yapılabilir. Bunun yerine, yazılımlar genellikle telif hakkı, ticari sırlar veya diğer fikri mülkiyet araçları ile korunur.
Fakat yine de bu konuda son sözü söylemek için patent vekilimiz ile bir görüşme sağlamanız tavsiye edilir.
Patent başvurusu için maddi destek talep edilebilecek çeşitli kaynaklar şunlardır:
Bu kaynaklardan yararlanarak, patent başvurusu sürecinin mali yükünü hafifletebilirsiniz.
Evet, patentli bir ürün üzerinde geliştirmeler yaparak yeni bir buluşa patent tescili alabilirsiniz. Bu durumda yapılacak geliştirmeler, mevcut patentin üzerine yenilik ve buluş basamağı eklemelidir. İşte dikkat etmeniz gereken noktalar: 1. Yenilik, 2. Buluş Basamağı, 3. Ayrı Bir Başvuru Dosyası.
Evet, patentli bir ürün tamir edilebilir. Patentli ürünü nihai tüketiciye satılması ile birlikte patent sahibinin ürün üzerindeki koruma hakkı tükenir. Patent koruması, ürünün belirli bir teknik çözümünü veya tasarımını korur, ancak ürünün kullanımını ve bakımını engellemez. Tamir işlemleri, ürünün normal kullanımı kapsamında değerlendirilir ve genellikle patent korumasını etkilemez.
Ancak, ürünün tamirinde kullanılan parçalar veya yöntemler yeni ve yenilikçi bir özellik taşıyorsa, bu durum ayrı bir patent başvurusu için değerlendirilmelidir.
Fakat son kullanıcı harici bir kişi tarafından, patent sahibinden izin almaksızın, ticari bir amaçla, patentin esaslı parçaları üzerinde yapılacak tamir kapsamını aşarak yeniden elde etme, üretme boyutuna girecek şekildeki faaliyetler tamir olarak değerlendirilemez. Bu tür durumların somut örneğe göre değerlendirilmesi yerinde olacaktır.
Patent, bir buluşun belirli bir süre boyunca yasal koruma altına alınmasını sağlar ve buluş sahibine önemli haklar tanır. Patent alma, aşağıdaki nedenlerle büyük önem taşır:
Yasal Koruma: Buluş sahibinin fikri mülkiyet haklarını koruyarak, başkalarının buluşu izinsiz kullanmasını engeller.
Patent davaları, bir patent hakkının ihlal edilip edilmediğini belirlemek ve patent sahibi haklarını savunmak amacıyla açılır. Süreç şu şekilde işler:
Karar: Mahkeme, ihlalin gerçekleştiğine karar verirse, ihlal eden taraf cezai yaptırımlarla karşılaşabilir, buluş sahibine tazminat ödemek zorunda kalabilir ve ihlal durdurulabilir.
Şirketler:
Ülkeler:
Güney Kore: Elektronik ve teknolojide, özellikle Samsung ve LG gibi büyük şirketler aracılığıyla birçok patent başvurusuna ev sahipliği yapmaktadır.
Tasarım ve tasarım tesciline dair en çok sorulan sorular ve cevapları.
Tasarım nedir? Tasarım, bir ürünün estetik özelliklerini, yani şekil, desen, renk veya yüzey özelliklerini koruyan bir fikri mülkiyet hakkıdır. Tasarım tescili, ürününüzün benzersiz görünümünü koruyarak başkalarının izinsiz kullanımını engeller. Tasarım hakkı ülkemizde ve genellikle 5 yıl süresince geçerlidir, bu süre yenilenip uzatılabilir. Elmas Patent olarak Uzman kadromuzla, tasarımlarınızın tescil ve yenileme süreçlerinde size yardımcı olmak için sabırsızlanıyoruz.
Tasarım tescili için aranan şartlar şunlardır:
Bu kriterleri karşılayan tasarımlar, Türk Patent ve Marka Kurumu tarafından tescil edilerek korunur.
Tasarım kapsamına alınmayan ve korunmayan tasarımlar şunlardır:
Tasarım; Türk Patent ve Marka Kurum kayıtlarına girdiği tarih, saat ve dakika itibari ile koruma başlar. tasarım tescil edildikten sonra korunmaya başlar. Başvuru süreci boyunca tasarımın yenilik ve ayırt edicilik kriterlerini sağlaması gerekmektedir. Müracaat tan sonra Kurum tarafından inceleme ve araştırmaya tabi tutulan tasarım Bülten ilanına çıkıncaya kadar tasarım sahibi tarafından kullanılmaması gerekir. Tescil edildikten sonra, tasarım sahibine, tasarımın izinsiz kullanılmasına karşı hukuki koruma sağlar.
Tasarım tescili, tasarım sahibine çeşitli korumalar sağlar: Ekonomik faydalarının yanında, sahibine ticari prestij sağlar.
Bu korumalar, tasarımın tescil edilmesiyle başlar ve genellikle 5 yıl süreyle geçerlidir; bu süre, yenileme ile uzatılabilir.
Tasarım araştırması, tasarımın yenilik, ayırt edicilik ve sanayiye uygulanabilirlik gibi kriterlere göre yapılır. Tasarım araştırması iki yöntemle yapılır, firma bazında ve sınıf bazında olmak üzere iki farklı kriterde araştırma yapılabilmektedir. Türk Patent ve Marka Kurumu her ay 2 defa tasarım bülteni yayınlamaktadır, bu bültenlerin takibi ve benzer tasarımlara zamanında itiraz edilmesi çok önemli olmaktadır. Elmas Patent olarak, geniş bir arama departmanımızla tasarımlarınızın detaylı araştırmasını gerçekleştiriyoruz. Tescil sürecinden sonra da, benzer tasarımları ve markaları müşterilerimize bildirerek, tasarımınızın korunmasını sağlamaya devam ediyoruz. Bu hizmetlerimizle, tasarımınızın haklarını en iyi şekilde koruyabilirsiniz, çünkü fikirleriniz ve tasarımlarınız bizim için elmas değerinde!
Tasarımınızın taklit edildiğini fark ettiğinizde aşağıdaki adımları izleyebilirsiniz:
Üniversite öğrencisiyken yaptığınız tasarımın hakkı genellikle size aittir, ancak bazı durumlarda değişebilir:
Tasarım hakkınızın size ait olup olmadığını kesin olarak belirlemek için üniversitenizin fikri mülkiyet politikalarını kontrol edin ve gerekiyorsa hukuki danışmanlık alın.
Tasarım bülten izleme hizmeti, tescilli tasarımların korunmasını sağlamak amacıyla sunulan bir hizmettir. Bu hizmet, yeni başvuruların resmi tasarım bültenlerinde yayımlanmasını takip eder ve tescilli tasarımlarınıza benzer veya aynı özelliklerdeki başvuruların izlenmesini içerir. Türk Patent ve Marka Kurumu her ay 2 defa tasarım bülteni yayınlamaktadır, bu bültenlerin takibi ve benzer tasarımlara zamanında itiraz edilmesi çok önemli olmaktadır.
Elmas Patent olarak, geniş izleme departmanımızla bu bültenleri düzenli olarak izliyor ve sizin tescilli tasarımınıza benzer yeni başvuruları size bildiriyoruz. Böylece, olası ihlal durumlarına karşı erken aşamada hukuki adımlar atmanız için gerekli bilgiyi sağlıyoruz.
Evet, yurtdışında tasarım izleme mümkündür. Tasarımlar, ulusal ve uluslararası tasarım bültenleri aracılığıyla düzenli olarak yayımlanır ve bu bültenler izlenerek olası ihlallerin tespiti sağlanabilir. Elmas Patent olarak, yurtdışındaki tasarımlar için de partner kuruluşlarımız aracılığıyla izleme hizmeti sunabiliriz. Bu sayede, tasarımlarınızın uluslararası pazarlarda korunmasını sağlayarak benzer veya taklit girişimlerine karşı önlem almanıza yardımcı oluyoruz.
Yurtdışında 3 farklı şekilde tasarım tescil başvuruları yapılabilir.
Elmas Patent olarak, yurtdışındaki tasarım tescil işlemlerinde de profesyonel danışmanlık hizmeti sunuyor ve süreci baştan sona sizin adınıza takip ediyoruz. Bu konuda detaylı bilgi için ‘‘Yurtdışında Tasarım Tescili’’ isimli makalemizi okumanızı öneririz…
Toplu tasarım tescili, birden fazla tasarımın tek bir başvuru altında tescil edilmesine olanak tanıyarak önemli avantajlar sunar. Bu sistemle maliyet avantajı elde edebilir, başvuru sürecini hızlandırabilir ve kolayca birden fazla tasarımı koruma altına alabilirsiniz. OIHM (Avrupa Birliği Uyumlaştırma Ofisi) Tek başvuru ile 27 Avrupa ülkesinde geçerli tasarım tescil sistemidir. Ayrıca WIPO bünyesinde Uluslararası Büro kapsamında yapılacak bir başvuru ile seçilen üye ülkelerde tasarım başvuru imkanı sunan Uluslararası tescil sistemidir. Bu toplu tasarım başvuru sistemi ile her ülke için yapılacak ayrı ayrı başvuruya oranla daha az maliyetli olması ve tüm işlemlerin tek bir merkezden yürütülmesi önemli bir avantajdır.
Elmas Patent olarak, toplu tasarım tescili yapan müşterilerimize özel indirimler sunarak bu süreçte daha uygun maliyetlerle yanınızda oluyoruz. Böylece hem zamandan hem de bütçenizden tasarruf edebilirsiniz.
Tasarım tescil başvurusu yapmadan önce, nitelikli ve özgün tasarımların geliştirmiş firmalarımız tasarımlarını yenilik ve ayırt edici niteliğini değerlendirmelidirler. Yenilik ve ayırtedicilik kriteri tasarımlarda zorunludur. Mevcut tasarımlar arasında kapsamlı bir araştırma yaparak, tasarımınızın özgün olduğunu ve benzer tasarımlar arasında öne çıktığını doğrulamak çok önemlidir. Elmas Patent olarak, uzman kadromuzla bu süreçte size gerçekçi ve profesyonel bir biçimde yardımcı oluyoruz. Tasarımınızın tescil edilebilirliğini inceleyerek, doğru adımları atmanız için gerekli rehberliği sağlıyoruz.
Ayırtecicilik benzerlikler üzerinden yapılır. Tasarımlar üzerinde yüzdesel % oranıyla benzerlik değerlendirmesi yapılmamaktadır. Ayrıca ürün üzerinde yapılacak 3-5 veya 7-9 farklılık, değişiklik veya yüzdesel % şu kadar farklı olması vs gibi değerlendirmelerin yasal bir dayanağı yoktur.
İletişim Bilgilerimiz
İrtibat Numaraları
Sabit Telefon
+90 216 474 1410
Şirket Hattı
+90 554 156 8090
E-Posta Adresi